Mansur Yavaş rakipleriyle canlı yayına çıkmaktan niçin çekiniyor?

31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kala başkent ve Türkiye gündeminde cevabı aranan sorulardan birini MEMUR5.COM editörü yorumluyor... Demokrasilerin en güzel tarafı belirli sürelerle seçimlerin yapılması ve adayların hesap vermeleridir. Yani seçilenler belirli sürelerin sonunda yani beş yılda bir halkın huzuruna çıkarak yaptıklarının ve yapmak isteyipte yapamadıklarının hesabını vermek zorundadır.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, rakiplerinin canlı yayın davetine çıkmaktan sürekli olarak kaçınıyor. Halbuki Mansur Yavaş'ın rakipleri ile birlikte canlı yayına çıkarak hakkındaki ciddi iddiaları rakiplerinin yüzüne çarpması gerekirdi. 

Özellikle İYİ Parti Belediye Başkan adayı Cengiz Topel Yıldırım, Mansur Yavaş'ın icraatlarıyla ilgili ciddi iddialarda bulunuyor. Hatta Topel, yapılan suistimallerden ve yolsuzluktan bahsederek iddialarını belgelerle de destekliyor. 

Eğer rakipleriniz hakkınızda ciddi iddialarda bulunuyor ve siz de vatandaşın huzuruna rakiplerinizle birlikte çıkarak aslanlar gibi iddia sahiplerinin yüzlerine iddialarını çarpamıyorsanız sizde ve yaptıklarınızda bir sorun olduğu izlenimi oluşturursunuz.

Daha açık ifadeyle sürekli olarak şeffaflıktan bahsediyorsanız bunun gereğini yapmak zorundasınız. Susmayı ya da kendiniz çalıp kendiniz oyanamayı tercih ederseniz ve rakiplerinizle vatandaşın huzuruna çıkmaktan endişe duyarsanız ister istemez vatandaşın kafasında tereddüt oluşturursunuz.

Tek başınıza çıktığınız programlarda tek taraflı açıklamalarda bulunmak tereddütleri gidermez. Bilinmelidir ki belirli görevlerde vatandaşın oyuyla kamu gücünü kullanıyorsanız kullandığınız yetkinin gereği olarak hesap vermek zorunda olduğunuzu da bilmeniz gerekiyor. Bilin ki sustukça ve topu taça attıkça kartopu gibi erirsiniz.