Şimdi söyleyeceklerimi can kulağı ile iyi dinleyiniz.
Bu sabah mahalle camisinde okunan ölüm selası (salâ) senin için olabilirdi ve bu dünyaya ait her şeyi geride bırakıp ahiret yolculuğuna başlayabilirdin.
Ama Allah cc. sana kendisine daha güzel kulluk yapman için bir miktar daha süre verdi. Lütfen bunu aklınızın bir köşesine not edip aşağıdaki yazdıklarımı dikkatlice okumanızı tavsiye ederim.
Hz Muhammed sas. Bizans ve Sasani gibi dünyanın iki süper gücü birbiriyle çekişirken, dünyayı kaplayan küfrün karanlıkları arasında Mekke’den doğdu. Üstelik kendi kavminde de küfründe ileri gidenlerin tüm engellemelerine rağmen.
Çünkü O’nun arkasındaki güç İlahi bir güçtü.
Çünkü şanı yüce Allah’ın (celle celalühu) kudreti karşısında her şey yok olmaya mahkûmdu.
Kullar plan yapardı yapmasına ama;
Enfâl Suresi 30. Ayet-i Kerimede Cenab-ı Hak “Allah’ın cc. bütün tuzak kuranların üstünde” olduğunu bizlere bildiriyordu.
Şimdi geliniz bir başka örneğe göz gezdirelim.
13. yüzyılda Müslüman Anadolu insanı, bir tarafta Moğollar ve Haçlı kuşatması ile diğer tarafta bu boşluğu fırsat bilen şehir eşkıyalarının zulmü altında inlerken,
Hz. Mevlâna Celâleddin-i Rûmî ve Hacı Bektaş-ı Veli gibi mübareklerin himmet ve gayretleriyle tomurcuklanan meyvelerle kuşatmayı yardı ve Anadolu halkı Osmanlının dirilişi ile tekrar özgürlüğüne kavuştu.
Tarih tekerrürden ibarettir.
Ortadoğu ve dünya büyük bir doğuma daha hazırlanıyor.
Nedir bu doğum biliyormusunuz?
Yeryüzünde tekrar adaletle hükmedilecek, kutlu ve mübarek günlere ait doğum.
Tabi ki her doğum sancılıdır.
Deylemî'nin Müsnedül-Firdevs'inde geçtiğine göre Peygamber Efendimiz (sas) İstanbul'un fethini müjdelediği gibi, bir şeyi daha müjdeliyor bize:
“Allah Teâlâ Hazretleri mü'min kullarına tesbihle, tekbirle; Sübhanallah diyerek, Allahu Ekber diyerek, el-Kostantîniyye-Rûmiyye'yi açmadıkça yani fethini nasip etmedikçe kıyamet kopmaz.” (Hadis-i Şerifte zikredilen yer bugünkü Roma)
21. Yüzyıl Tevhidin Asrı olacak.
Not:
Şu an 1438 Hicri Senesi Zilkade ayının son günlerindeyiz. Önümüzdeki günlerde idrak edeceğimiz Kurban Bayramı (Zilhicce Ayı) bitiminde 1439 yeni Hicri yılı başlıyor.
Yeni Hicri yılın ilk ayı olan Muharrem ayı tarih boyunca akla hayale gelmedik önemli hadiselerin yaşandığı bir nevi senenin özeti diyebileceğimiz önemli bir aydır.
Gerek devletler bazında gerekse kişisel hayatımızda birçok önemli hadise Allah’ın cc. takdir ettiği şekilde Muharrem ayı içinde cereyan eder.
Bu sene Miladi Takvime göre 21 Eylül ve 21 Ekim arası Hicri 1439 senesinin Muharrem ayıdır.
Lütfen kişisel yaşantınıza ait faaliyetlerinizin şimdiden planlamasını yapınız ve bu ayı hayırlarla dolu geçiriniz ki, sene içinde de bereketini göresiniz.
